Doğal mı, alternatif mi?
Doğal tıp, her insanın kendi kendini sağaltma gücünü harekete geçirmesi ve temelinde koruyucu hekimliği barındıran insanlık tarihi kadar geçmişe dayanan doğal tedavi yöntemleridir. İnsanların doğru, sağlıklı, gerektiği kadar ışık kullanımı, temiz ve sağlıklı hava ortamında bulunması, doğru, sağlıklı ve yeterli su tüketmesi, hareket etmesi, kimyasallardan uzak beslenmesi ve toprakla temas kurması temeline dayanır.
Bu şartların yerine getirilmesi koruyucu hekimliğin örneğidir ve sağlıklı bir yaşamın garantilerindendir. Sağlık sıkıntıları çeken bir birey için de bu şartlardan uzak kaldıkları ile bireyi bütünleştirmektir. Yani yaşam şartlarını tedaviden önce düzenlemek tedavinin daha sağlıklı bir sonuç vermesini sağlayacaktır.
Doğal tıp uygulamalarında yapılan öncelikle bireyin kendi ruhuna ve bedenine dokunmasıdır. Örneğin ağrıyan bölgesini ovması, eliyle tutmasıdır. Bunun dışında doğadan ya doğrudan elde edilen ürünlerle ya da basit işlemlerden geçirilmiş ürünlerle uygulamalar yapılır.
Genel olarak doğal tıpta kullanılan teknikler şunlar:
- Hayatı düzenleyici tedbirler
- Doğru ve sağlıklı beslenme önerileri
- Psikolojik destekler ve bireyin müzik resim doğa sanatları ile sağlığını koruması kendi kendine doğa görseli kaynaklı uygulamalarda bulunması veya bir uzmandan yardım alması
- Fitoterapi (bitkiler ile tedavi)
- Detoks (bağırsak temizliği ve toksik maddelerden arınma yöntemi)
- Tedavi amaçlı sebze ve meyve suları ile arınma
- Tedavi amaçlı oruç
- Aromaterapi
- Masajlar
- Geleneksel Çin tıbbı
- Su ile tedaviler (Kneipp’ın geliştirdiği su yöntemleri)
- Kan akıtma, şişe çekme, sülük koyma vs.
- Akupunktur
- Homeopati
Doğal tıbbın prensibi, doğanın yasaları ve bize sunduklarının kendi doğal işleyişleri doğrultusunda hareket etmektir, doğaya karşı değil. Bu durumda sadece kullanılan maddelerin doğallığı değil, aynı zamanda bu maddelerin etki doğrultusu da doğanın yasalarına uymalıdır, yani nasıl tedavi edildiği de çok önemlidir.
Organizmamızın fizyolojik çalışma şekli aslında bize bu konuda yol göstermektedir. Denge dışı durumlarda bize sinyal vermektedir, bu sinyali algılamak ve anlamak çok önemlidir. Bunu bastırıp yok edersek sorunun nerde olduğunu anlayamayız ve sorun aslında yok olmamıştır. Bu durumda başka bir zaman muhtemelen tedavisi daha zor (ör. kronik) bir şekilde karşımıza çıkacaktır.
Doğal tıp, hastalık ve sağlık olgularını neden-sonuç ilişkisi içinde bakar ve bir hastalığın sadece bir sebebi olmadığından, aksine birçok sebebi olduğundan yola çıkarak insanı bir beden – ruh ve zihin bütünlüğü içinde algılar. Bunu değerlendirir ve duruma göre tamamen bireysel tedavi yöntemleri uygulamaktadır. O nedenle bir doğal tıpta aynı belirti ile gelen 50 kişi de 50 değişik tedavi uygulaması görebilir.
Aslında bu anlattıklarımla birlikte televizyonlarda; “Bu bitki şu hastalığa iyi gelir, migreniniz ağrıyorsa şu parmağınızı sıkın, böbrek taşınız varsa bunu için,” meselesi değildir. Çünkü doğal tıp klasik tıbbın atasıdır ve klasik tıpta olduğu gibi doğal tıpta da anamnez alınmadan terapi yapılamaz. Anamnez alınmadan ve doğru bilgilerle yapılmayan doğal tıp uygulamaları şifa vermenin aksine bireyi sağlığından edebilir.
Peki, doğal tıp alternatif mi?
Doğal tıp nedense klasik tıp eğitimi almış birçok hekim tarafından bir safsata olarak adlandırılırken Almanya bu konuda çağ atladı. Hindistan’da, Çin’de, Rusya’da ve birçok ülkede resmi olarak yapılırken Türkiye’de doğal tıp hem alternatif olarak nitelendiriliyor hem de doğal tıp konusunda insanların çalışma yapılmasının önüne geçiliyor. Aynı zamanda doğal tıp hususunda ciddi bir yasal boşluk olması da televizyon kanallarında doğanın, insanların ve duyguların şarlatanlar tarafından sömürülmesine neden oluyor.
Ben doğal tıbbın alternatif değil aksine koruyucu ve primer uygulanması gereken tedavi yöntemlerinden biri olduğunu düşünüyorum. Doğal tıbba dair bilgilerimi de sizlerle komünleştirmek istiyorum. Çünkü bu bilgiler toplumsallaşamadığı sürece sermayenin elinde zarar görecektir. Doğal bir yaşam yayılmalı ve halklar sağlıklı bir ruh ve bedene kavuşmalı.
Sevgiyle mutlu ve sağlıklı kalın bu her şeyin temelidir….
Kaynak: Gaia Dergi – Sergen Sucu
Resim Düzenleme: Çiğdem Sarıgül