Sembolizm

DOKUZ SAYISI SEMBOLÜ

9 sayısı, 3×3’ün mutlak gücünden oluşur, o üçlü Triad, tamamlanma, erişmek, başarmak, başlangıç ve sonla, göksel ve ruhsal rehberlikle ilişkili bir sayıdır. Dokuz, dünyadaki cennetin sembolüdür ve bozulmaz bir sayıdır. İç içe geçmiş iki üçgen figürü ile sembolize edilir ve bu iki üçgen aynı zamanda eril ve dişilin, ateş ve suyun, dağ ve mağara prensiplerinin de sembolüdür. Üçün karesi olan dokuz, Ortaçağ kozmolojisinde rehberlerin ve kozmik kürelerin düzenidir.

9 sembolü, çoğu gelenekte göksel kürelerle ve 7 göksel kürenin ve sabit yıldızları içeren göğün üst kemerinin ötesinde olan en yüksek, dokuzuncu cennetle bağlantılıdır. İran ve Türk gelenekleri sıklıkla dokuz gökten söz eder. 9, Budizm’de yüksek ruhsal gücün sembolü, göksel bir sayıdır.

Üçlünün üçgeni, üçlünün üç kat oluşudur. Dolayısıyla dokuz, üç dünyanın tam bir imajıdır. Sayıların birliğe yeniden dönüşünden hemen önceki sonuncusudur. Şifa ritüellerinde dokuz, mükemmelliğin (par excellence) temsilidir, çünkü üçlü sentezi sembolize eder, yani hem bedensel, hem zihinsel hem de ruhsal düzlemlerde yer alır.

Dokuz sembolünün bazı yerlerde mükemmellik sayısı ya da nihai sır olarak da kullanıldığı görülmektedir. 3’ün birden kapsamlı olması gibi 3×3=9 insanlığın Tanrı’yla ilişkilerini daha iyi ifade edebilir ve gerçekleştirebilir. Meleklerin sıralanışı 9’ludur.

Roger Bacon’a göre astrolojide 9. Burç yolculuğa ve seyahat etmeye, dine, inanca ve ilahiliğe gönderme yapmaktadır. Tanrı’ya tapmanın, bilgeliğin, kitapların ve kutsal metinlerin burcudur ve genellikle büyük şans olarak da adlandırılan Jüpiter’in yönetimi altındadır. Bu nedenle 9, zaman zaman şans getiren bir sayı olarak düşünülebilir. Buna örnek olarak İsviçre’nin Aargau eyaletindeki bir gelenek verilebilir; bu eyalette hasadın sonunda toplanan son 9 mısırın bulana şans getirdiği söylenir ve buna “iyi şans tanesi” (Glückskorn) adı verilir.

Kelt Tradisyonlarında:

Kelt tradisyonlarında 9 sayısı oldukça büyük bir öneme sahiptir. Sayı, sekiz yönün ortasındaki 9. noktanın, merkez noktasının sembolüdür. Üçlü Tanrıçalar üç kere üçtür; dokuz Kelt bakiresi ve Bridget rahibesi dokuz bakireyi sembolize eden dokuz beyaz taş vardır. Dokuz, 81 erkeğin koruduğu Beltane Ateş Ritüelleri ile ilişkilidir.

Hinduizmde:

Hinduizmde; Ateş tanrısı Agni’nin, ateşin sayısıdır. Dokuzun karesi, seksen bir karenin mandalasını oluşturur ve bu da evreni kuşatır. Ateş sembolüyle olan ilişkisi Anne Marie Schimmel’in sembole atfettiği içerikle örtüşmektedir Schimmel’e göre dokuz sayısı acı çekme ile bağlantılıdır, zira İsa günün dokuzuncu saati ölmüştür. 9 mükemmelliğe en yakın olan sayıdır.

İskandinav Tradisyonunda:

İskandinav Tradisyonlarında; Tanrı Odin, insanlığın bilgeliğinin sırlarını kazanmak için dokuz gün ve gece boyunca Yggdrasil’de (Kutsal ağaç) asılı kalmıştır. Kuzeyli Persephone olarak tanımlanan Skeldi, karlar kraliçesidir, üç ay boyunca kendi dağında ve dokuz ay boyunca Niord’un Denizi’nde yaşar. Dokuz, İskandinav-Cermen sembolizminde kutsal bir sayıdır.

Çin Tradisyonları’nda:

Çin sembolizminde üçün karesi olarak dokuz çok güçlü bir eril sayıdır, ayrıca Yi-jing’de (Değişimler Kitabı) önemli bir rolü vardır. Eski Ritüeller Kitabı dokuz ayin sıralar: Erkek çocuğun erkekliğe ilk adımı, evlilik, kabuller, sefaretler, defin, kurban, misafirperverlik, törensel içki içmek, askeri gelenekler. Bu dokuz ayinin beş elementi simgelediği de eklenmektedir.

Dünyanın başlangıcını anlatan Çin ansiklopedisi “Lü Bu-Wei”yin “Bahar ve Sonbahar”ında şunlar vardır: “Göğün beş tarlası, yeryüzünün dokuz bölgesi, ülkenin dokuz dağı, dağların dokuz geçidi ve denizlerin dokuz adası”.

Efsanevi İmparator Yu’nun dokuz büyük nehri, dokuz büyük ejderha olarak ehlileştirdiği söylenir; Yu, dokuz büyük vilayeti gezmiş ve onları ölçmüş, yeryüzünü önce dokuz kare tarlaya bölmüş ve bunları da daha küçük dokuz tarlaya daha bölmüştür. Astrologlara danışılarak kurulmuş olan eski Pekin’in ortasında azizlerin azizi denilen bir meydan ve buraya çıkan sekiz yol vardır ve bu yüzden şehir dokuz kısımdan oluşur.

Çin sembolizminde dokuz ruhsal gücün sembolü, tüm sayıların en uğurlu olanıdır. Feng Shui’ye göre arazi bölümünde toprağın ekilip biçilmesi için sekiz dış kare ve merkezdeki dokuzuncu olan kare vardır ki bu yüksek yönetici Shan Ti’ye adanmıştır ve bu tanrının ölçüsü olarak kabul edilir, ruhsal gücün bir temsilcisi olarak onun pozisyonunu göstermektedir.

Kadim Çin’de dokuz sayısı I Ching’de ve 9 seremoniden bahseden Ritüeller Kitabı’nda önemliydi. Çin’in Han Hanedanlığı’nda 9 temelli bir kozmoloji bir süre kabul görmüştür (Ölüler diyarı, dokuz ilkbahar, dokuz dünya eyaleti, dokuz büyük dağ, gökyüzünün dokuz alanı vardır vb.)

Alman Tradisyonları’nda:

Bir öyküde Alman kahraman 9 gün ve gece suyun altında soluğunu tutar ve aynı süre boyunca uykusuz kalır; mızrakla vuruşu başkalarının 9 mızrağı kadar güçlüdür. Fareli Köyün Kavalcısının çocukları flütünün dokuzuncu tonuyla büyülediği söylenir.

Kedilerin 9 yaşına vardıklarında kendilerini cadılara çevirebildiği iddia edilir. Alman mitolojisinde Odin 9 gün 9 gece ağaca asılır ve bu süre boyunca 9 şarkı söylemesini öğrenir. Büyülü sayı dokuz belirli hastalıkların iyileşmesinde de rol oynar. 9 çeşit hastalık 9 özel bitkinin karışımıyla iyileştirilebilir. Eski halk masallarının çoğunda kahraman dokuz kat güçlüdür ve 9 önemli görevi yerine getirmek zorundadır.

Çeşitli Tradisyonlarda:

Hıristiyanlıkta; dokuz rakamı çok az yer tutar. Melekler korosunun üçlü triadları vardır ve cehennemin etrafında dokuz küre ve çan bulunur.  Kadim Mısır dininde ve kozmolojisinde üçün yüksek gücünün büyük önemi vardı. Mısırda herhangi dokuz tanrının çeşitli gruplaşmalarına Enneadlar ya da pedesjet adı verilirdi.  Greko-Romen Tradisyonunda, dokuz tanrı ve dokuz müz vardır.

Yahudilikte; saf zekânın sembolü olduğu gibi gerçeğin de sembolüdür; çünkü çarpıldığında kendini yeniden üretir. Kabalizmde temelin, zeminin sembolüdür. Maya tradisyonlarında; her birini Tanrının yönettiği dokuz yer altı dünyası vardır.

Pisagor Sembolizmi’ne göre; dokuz sayıların sınırıdır, diğer tüm sayılar onun içinde var olurlar.

M.Eliade’nin “semboller” kitabında “9” sembolizmiyle ilgili olarak bu sembolün, “yedi ya da dokuz dallı dünya ağacı”yla ilgili olduğunu açıklıyor. Dokuz dallı dünya ağacının öteki adları şöyle: evrensel ağaç, kozmik temel direk, kurban direği (Vedalar’da), dünyanın ekseni, gök ile yer arasında merdiven…

Şamanizm’de ise şaman kutsal ağaç gövdesinde 9 kertik açıyor, bunlara basarak 9. kertiğe çıktığı zaman “göğe yükseldiğini” ve orada Tanrı Ülgen’in huzurunda bulunduğunu haykırıyor…

Yeni Ruhçulukta:

9 sayısı bir sona ulaşıldığının ve yeniden başlamanın haber vericisidir. Yeni bir doğumun veya filizlenmenin göstergesidir. 9 sembolü aşağı doğru inişi sembolize ettiği için Gökyüzünün Yeryüzüne inişinin yani İlahi Tebligatın da işaretidir. Gökyüzü Yeryüzüne ancak İlahi Tebligatla iner. Anne karnındaki fetüs de 9 ayda aşağı doğru iner yani doğumun, yeni doğuşun ifadesidir. 9’u gören içinde, yaşamında bir yeni doğuş ve yeni başlangıç, temiz ve aydınlık bir sayfa açılıyor anlamına gelir.

Astroset

 

Çiğdem Sarıgül

Çocukluğumdan beri bu evrendeki gerçek rolümüzü, gerçekten nereden geldiğimizi, nereye gideceğimizi araştırıyorum. : )

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu