and_then_i_was_alone_by_ask_cambodia-d6z5hp3

BU SENE ÖĞRENDİKLERİM …Dünyadan, öğretmenlerimden, hayattan…

Her birey kendi özel süreci için yaşıyor bu dünyada. Bu süreci başkaları için ya da toplum bilinci için yaşamaması gerekiyor bence. Hep şu fikir aşılandı bizlere son yıllarda; kitlesel uyanış, birlik bilinci vs. Aydınlanma adı altında hep toplumsal bilince odaklandık. Neyi unuttuk? İlk önce kendi gelişimimize odaklanmayı. Etrafımızdaki insanlara hep anlattık…anlattık… gerçekte anlayamadıklarımızı, idrak edemediklerimizi, sindiremediklerimizi.

Başka ortamları ya da başka insanları dengelemeye çalıştık.. iyi geldi… rahatlattık… rahatladık. Sonra? Dengeler yine bozuldu. Karanlık taraf yine var, ateş yine düştüğü yeri yakıyor aslında. Zamanı geliyor bizleri yakıyor. Çözüm nedir?

Bir dostumun dediği gibi gelişim bireysel olmalı. Bizler ilk önce kendi farkındalığımızı geliştirmeliyiz. Başkalarına odaklanmadan evvel ilk önce kendimiz ‘OL’malıyız ki oldurabilelim. Nasıl geçmişe ya da geleceğe odaklanmak yerine şimdiki zamana odaklanınca gelecek kendiliğinden oluşuyorsa, herkes ilk önce kendisini geliştirdiğinde otomatik olarak kitlesel bir uyanış ve yüksek farkındalık oluşur diye düşünüyorum.

Bizlere başvurulduğunda tabii ki yardıma ihtiyacı olanları yönlendirmemiz gerekir. Ama nasıl? Her birimizin hala uyanış sürecinde olduğumuzu unutmadan. Bir şeyi biliyor olmak onu gerçekten anlayabilmek, sindirebilmek demek değildir her zaman. Çok samimi bir şekilde şundan eminim ki, ben ne kadar bildiğimi zannetsem de bir o kadar da hiç bir şey bilmediğimi, öğrenmenin sonu olmadığını düşünürüm hep.

Dünyamız her devre olduğu gibi devre sonlarına doğru yaklaşıyor ve değiştiremeyeceğimiz olaylar yaşanıyor. Önümüzdeki yıllarda kendimizi dengelemeye, farkındalığımızı yükseltmeye, daha fazla araştırmaya ve en doğru bilgileri, insanları ayırt edebilmeye odaklanmalıyız ve örnek olmalıyız.

Çok gerekmedikçe başkalarına müdahale etmeden, çatışmadan, önlerine, onlar için uygun olan seçenekleri koyup geri çekilmeliyiz.Yapabiliyorsak sosyal medya ve televizyondaki kafa karıştırıcı propagandalara kanmamalıyız. Bizleri birbirimize düşürmelerine izin vermemeliyiz. Bulunduğumuz ortamda sistem/program gereği herkes aydınlanıp yükselmeyecek yıllardır görüldüğü gibi.

Kutuplu bir boyutta bulunduğumuz için mecburen birileri aksi yönü seçecek. Bu seçim süreci hep vardı ve hep var olacak. Güçlü olmak için elimizden geleni yaparsak umarım ki bizler de hakkettiğimiz, düşündüğümüz şekilde daha üst bir ortam için seçiliriz.

BEN SEÇİLMEK İSTİYORUM!

Işığınızı belli edin. : )))

Çiğdem Sarıgül – 26/12/2016

Hakkında Çiğdem Sarıgül

1969 yılında Almanya' da doğdum. 1996 senesinden beri Antalya' da özel bir hava yolu şirketinde çalışıyorum. Kendimi bildim bileli bu evrendeki gerçek rolümüzü, gerçekten nereden geldiğimizi, nereye gideceğimizi araştırmaya çalışıyorum. : )
x

Check Also

a12ef2d9491d550e87de06cf61048f8c

İlk Önce Kendini Düzelt!

  Doğanın, yeşilin elden gittiğini düşünüp, tepki gösterip açık havada iğrenç sigara dumanıyla havamızı kirletenler, yerlere ...