Gizemli Patent: Nikola Tesla UFO Tasarlamış Olabilir Mi?

Dehası unutulmaya yüz tutmuş dahi bilim insanı ve mucitlerden biri olarak Nikola Tesla’ nın 1928’de tasarladığı uçak-helikopter birleşimi makinenin dışında, ölmesine yakın UFO benzeri bir anti yer çekim alanı motoru ya da uzay motoru yaptığı düşünülüyor. 1928’de aldığı son patentte açıkça görülen makine bir çeşit helikopter -uçak hibriti bir makine. Fakat tabi bu makinenin uçması pek olanak dâhilinde gözükmüyor. Ölmesine yakın Otis T. Carr adlı bir kişinin Tesla’nın iç dünyasına girmeyi çalıştığı biliniyor. Her şey Otis ‘in Nikola Tesla’ya yakınlaşmak için kaldığı otele taşınmasıyla başladı. Nikola güvercinleri saplantı derecesinde bağlı olduğundan, her gün Newyork ‘taki meşhur Central Park’ta güvercinleri beslerdi, hatta artık onlarla konuşmaya başlamıştı. İşte Otis Tesla’nın tek değer verdiği bu güvercinler için 2 kg tuzsuz fıstık getiriyordu. Otis 3 yıl boyunca Tesla’ya güvercinler için her fıstık getirişinde  Tesla’nın icatları hakkında konuşma fırsatı yakaladı. İşte Tesla’dan edindiği bilgilerle sonunda serbest enerji jeneratörü ve UFO benzeri bir alet icat ettiğini iddia etti.

Hatta bunlar için aldığı patentler bile var.

http://www.google.com/patents/US2912244

Yer çekimi Makinesi mi?

Otis T. Carr, OTC Enterprises, Inc başkanı, dairesel bir hareket makinesinin tarifini yaparak, dairesel bobinlerinden enerjisinden bağımsız bir uzay gemisini inşa ettiğini ve buna para yatırdığını iddia etmiştir. Bu makinenin enerji kaybetmeden devamlı serbest enerji elde edebileceğini de öne sürmüştür.
Aynı serbest enerjinin dünyanın güneş etrafında dönmesine neden olan aynı enerji olduğunu ve tarif ettiği makinenin dairesel olarak yapılmış konilerden oluştuğu belirtmiştir. Bu gibi bir makinede dünyanın yörüngesel hızına bağlı olarak belli bir hıza ulaştığında havalanıyor. Ayrıca atnalı şeklindeki mıknatısların hareketi sayesinde bir nevi yer çekiminin yenilebileceği düşünülmüştü.

Carr’ın belirttiğine göre, uzay gemisi deva bir batarya gibi çalışarak, dış dairenin belirli bir hızla dönmesine bu sayede, hareketle yeniden şarj olmasına neden oluyor. Carr bu gibi bir bataryanın, her hangi bir boyutta inşa edilerek, enerji santrali, elektrikli arabaları çalıştıracak ya da bir evi ısıtabilecek teknolojiler için kullanılabileceğini gösteriyor.
Buradaki prensip dairesel hareket makinelerini eylemsizlik kütlesini etkileyerek bağımsız olarak enerji üretilmesine dayanıyor. Bu makalenin orjinali 1959 Ağustos FATE dergisinde yayınlanmıştı.

O.T.C X1 prototipi

Oklahoma City’de  O.T.C tarafından kamuya duyurulan bu deneme başarısızlıkla sonuçlandı. Yüzlerce insan Otis T. Carr’ın ürettiği 2 metrelik prototip O.T.C. X-1 uçuş denemesini izlemek için geldi. Otis T. Car Ufonun 400 ila 600 fit yükselebileceğini iddia etmişti. Hatta 15 metrelik bir versiyonun gelecekte eğlence amaçlı kullanılabileceği belirtilmişti.

Fakat deneme planlandığı gibi gitmedi, belki de Tesla 1943’de ölmeseydi, Otis T. Carr yerine Tesla bu projeyi hayata geçirebilirdi. Ayrıca Tesla’ nın bu çizime tam olarak benzemese de dikey ve yatay ilerleyen bir araç tasarımı da vardır.
Alınan patentte oldukça ilginç çizimler olması gerçekten zamanının ve bugünün bile ötesinde bir teknolojiye işaret ediyor.

Gerçek Bilim – Yazar: Oğuz Sezgin

Kaynaklar :

http://www.keelynet.com/gravity/carr3.htm

http://www.bibliotecapleyades.net/tesla/lostjournals/lostjournals06.htm
http://bluestarenterprise.com/articles/otis-t-carr/otis-t-carr-us-patent-for-amusement-park-ride/

Aslında dünyanın nesnelerinden vazgeçmek zorunlu değildir, çünkü aslında insanın kendisinin olan hiçbir şey yoktur. Dolayısıyla, hiçbir şeyden vazgeçmek zorunlu değildir, ama sahiplenme duygusundan vazgeçilmelidir. Dünyanın içinde ya da dışında yaşamak pek fark yaratmaz. Dünya nesnelerine bağlanmak sefilliğin nedenidir. Bağlanmamayı imanla ve içtenlikle yaşamına geçiren kişi, karma zincirinden özgürleşmeyi hak eder. – Swarmi Rama